SON ÇIKIŞI GEÇTİK Mİ?

15 Kasım 2021 0 Yazar: Korunga

Hemen hepimiz arkada bıraktığımız, on yıllarda meydana gelen, anormal iklim olayları konusunda bir şeyler okumuş yada izlemiş olmalıyız. Hatta bazılarımız, son birkaç sene içerisinde kuraklık, yangın felaketi, salgın hastalıklar veya sel gibi afetleri yakın çevresinde bile yaşadı. Bir de covid19 salgınıyla geçen bu zor, uzun dönemde bütün dünya sarsıldı. Ki hala etkisi devam etmektedir. Ekonomiler allak bullak oldu. Bunların ana sebepleri konusunda, bilim insanlarının anlatıklarından sonra, gayet net bir şekilde, küresel iklim krizinin gelip, kapıya dayandığı gerçeği ile karşı karşıya kaldığımızı söyleyebiliriz.

        Küresel iklim krizi nedir?

        Yerkürenin olşumundan bu yana, dünya üzerinde, okyanusların, kara parçalarının ve bunların içindeki, üzerindeki tüm yaşam formlarının, bir arada yaşamak için, karşılıklı fayadalarla oluşturdukları uyumlu beraberlikler; hayatın içinde, belirli döngülerle, belirli denge durumlarını oluşturmuşlardır. Tarih boyunca bunların beraberliklerinde meydana gelen uyum sorunları, döngüleri bozmuş, yeni döngülere ve yeni denge durumlarına geçilmesine sebep olmuştur. Buzul çağının sona ermesini, dev eğrelti otlarının, dinozorların neslinin ortadan kalkmasını, değişen bu denge durumlarında yaşananlar için örnek verebiliriz.

        Işte bozulan bu ekolojik döngüler, yeni uyumluluklar kurup, yeni dengeleri oluşturana kadar yaşanacak olan anormalliklerin adına  küresel kriz diyebiliriz. Yeni denge halinin ortaya çıkacağı ana kadar da iklimsel değişiklikler, büyük felaketler, ardı arkası kesilmeden yaşanmaya devam edecektir.

Daha önceki dönemlerde, küresel felaketlerin oluşumu, insan aktivitelerinin dışında, bir türün, bir yaşam formunun, fazladan artışı yada ani yokoluşu gibi sebeplere bağlı olarak ortaya çıkıyordu. Yerküremiz; geçen uzun yüzyılların ardından, bu sefer insanoğlunun modern yaşamının getirdiği konfor ve tüketim toplumuyla, ortaya çıkardığı ciddi problemler yüzünden, döngülerin bozulması ve yeni dengelerin oluşmasının eşiğine gelmiş bulunmaktadır. Küresel döngülerin değişmesinin ve yeni denge durumları oluşturarak kaymasının sonucunda; büyüklüğü her seferinde artan kasırgalar, küresel ısınma, buzulların erimesi, orman yangınları, kuraklıklar gibi şimdilik küçük ölçekli felaketleri görmekteyiz. Önlemler alınmadığı takdirde, zaman içerisinde bu felaketlerin, birbirini tetikleyerek küresel ölçekte afetlere yol açacağını işin uzmanları, değişik platformlardan haykırmaya devam ediyorlar. Bedeli çok ağır sorunların, bize doğru gelmekte olduğu gerçeği ile yüzleşmeliyiz. Hemen, vakit geçirmeden bir yerlerden başlamanın gerekliliğini, çözüm odaklı öneriler için epey kafa yormak mecburiyetinde olduğumuzu vurgulayarak, şimdilik sözümü tamamlıyorum.

Loading